Türkiye’deki tıbbi cihaz sektörü Çin’den ayrılan üreticileri radarına aldı
|Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan yeni tip koronavirüs birçok sektörü vururken ülkede üretim yapan önemli markalar da rotalarını baÅŸka ülkelere çevirdi. Birçok ülkenin tıbbi cihaz tedarikçisi de üretim yerleri Çin’den çıkmaya baÅŸlarken Türk tıbbı cihaz sektörü de radarına bu tedarikçileri aldı. Dünyanın önde gelen medikal teknoloji üreticilerini temsil eden AraÅŸtırmacı Tıp Teknolojileri Üreticileri DerneÄŸi’nin (ARTED) Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Ayhan Öztürk, ‘Biz Çin’den gidecek olan yatırımların bir kısmını Türkiye’ye çekmek için gerekli lobi faaliyetleri çok hızlı yapabiliriz. Türkiye’nin iÅŸgücü, mühendislik altyapısı ve coÄŸrafi konumu buna elveriÅŸlidir’ dedi.Türkiye’de saÄŸlık ekosisteminin önemli bir parçası ve tıbbi cihaz sektörünün önde gelen sivil toplum kuruluÅŸlarından AraÅŸtırmacı Tıp Teknolojileri Üreticileri DerneÄŸi’nin (ARTED) BaÅŸkanı Ayhan Öztürk ve ARTED Yönetim Kurulu üyeleri de online gerçekleÅŸtirdiÄŸi basın toplantısında; tıbbi cihaz sektörünün, saÄŸlığın sürdürülmesi ve geri kazanılmasındaki tanı, izleme, tedavi ve bakım aÅŸamalarındaki yerleri ile saÄŸlık ekosistemi için çok büyük bir deÄŸer kattığını ifade etti.Tıbbi cihaz sektörüne yönelik genel deÄŸerlendirmelerin yanı sıra kamu tarafından saÄŸlık sektörünü yakından ilgilendiren politika ve düzenlemeler ile ilgili de bilgi veren Öztürk ÅŸunları söyledi: ‘Türkiye’deki yerleÅŸik ofisleri ile 2 bin 600 yüksek nitelikli çalışan istihdam eden 18 ARTED üyesi firmamız; hasta eriÅŸimini artırabilmek, saÄŸlık hizmeti sunucularına kesintisiz hizmet verebilmek, satış sonrası teknik servis sunabilmek, klinik destek saÄŸlamak ve dağıtım-operasyon hizmetini organize edebilmek için 660 küçük ve orta ölçekli distribütör, bayi ve diÄŸer tıbbi cihaz firması ile birlikte çalışmalarını sürdürmektedir.’BİLGİ VE TEKNOLOJİYİ ÜRÜNE DÖNÜŞTÜREN HİZMET SEKTÖRÜYÜZTürkiye’deki yenilikçi ve yüksek teknoloji odaklı tıbbi cihaz sanayisinin geliÅŸtirilmesi ve Türkiye’deki hastaların saÄŸlığına katkıda bulunulması amacıyla yeni ürünlere, bilgilere ve teknolojiye ulaşımı yaygınlaÅŸtırmak amacıyla hareket ettiklerini belirten Öztürk şöyle devam etti: ‘Ortak amacımız insanların yaÅŸamlarına dokunmak ve onların saÄŸlık ve mutluluÄŸu için deÄŸer yaratmaktır. ARTED Türkiye’de, üye ÅŸirketleri ile çok önemli bir global deneyimi ve medikal teknoloji anlamında kayda deÄŸer bir bilgi birikimini temsil etmektedir. Bu bilgi ve deneyim her an karar vericiler ve saÄŸlık profesyonelleri ile paylaşılmaktadır.Temsil ettiÄŸimiz tıbbi cihaz firmaları; saÄŸlık hizmeti sunucularına kesintisiz hizmet verebilmek adına, ürün saÄŸlamanın yanında teknik servis hizmeti, klinik destek ve dağıtım-operasyon hizmetlerini organize edip laboratuvar, klinik ve yoÄŸun bakım ünitelerindeki iÅŸleyiÅŸin devamlılığı için 7/24 tüm olanaklarıyla çalışmaktadır. Üyelerimizin operasyon ve destek ekip çalışanları, binlerce saÄŸlık profesyoneli ile birlikte saÄŸlık kuruluÅŸları ve hastanelerde ürün kurulumu, teknik servis hizmeti, uygulama, ürün kullanımı ve eÄŸitimleri, klinik destek gibi çalışmaları sürdürerek, kamunun saÄŸlık hizmetlerine eriÅŸimini saÄŸlamak adına görevlerini yerine getirmeye devam sektörün gizli kahramanlarıdır. Teknolojilerimiz hakkında saÄŸlık çalışanları için sunduÄŸumuz eÄŸitimler de ürettiÄŸimiz çözümün bir parçası.’ARTED BaÅŸkanı Ayhan Öztürk, ‘Türkiye’de tıbbi cihaz sektöründe yerli ve milli hamlesinde ciddi bir adım atılması isteniliyorsa yatırım yapmamızın önü açılması gerekiyor.’ dedi ve ekledi: ‘Bunun için de en büyük teÅŸvik Türkiye’deki ticari koÅŸulların gerek fiyatlama gerek tahsilat tarafında gerekse adil rekabet tarafında doÄŸru ÅŸartların kurulması gerekiyor. ÜrettiÄŸimiz teknolojinin takdir edilmesi ve isteyen hekim ya da hastane tarafından ulaşılabilmesi çok önemli. Buradaki ÅŸartnameler oluÅŸturulurken, teknolojinin hastada oluÅŸturduÄŸu fark takdir edilmesi ve önünün açılması gerekiyor. Aksi takdirde sektörde kalitenin giderek düştüğü, hastaya sunulan faydanın azaldığı ve bu anlamda ameliyat sonuçlarının geriye düştüğü bir ortam görebiliriz’FİNANSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÅžARTSürdürülebilir bir saÄŸlık ekosistemi için sektörün taşıdığı finansal yükün hafifletilmesinin oldukça önemli bir hal aldığını belirten Öztürk şöyle devam etti: ‘Tıbbi cihaz sektörü olarak COVID-19 salgını boyunca saÄŸlık hizmetlerinin aksamaması için olaÄŸanüstü bir çaba sarf ediyoruz.Sektörün karlılık ve finansman sorunu COVID-19’un sektörü küçültücü etkisi ile birlikte bir krize dönüşmüş durumda. Kamu saÄŸlığını tehlikeye atmamak adına, mali kayıplarına raÄŸmen pazarın ihtiyacını her ÅŸartta karşılama yoluna giden firmalar, geçmiÅŸ döneme ait alacaklarının tamamını tahsil edemezse, sektörümüzde geri dönülemeyecek derecede zarara yol açılacaktır.’Öztürk, ÅŸunları söyledi; ‘Fiyatlaması, tahsilatı doÄŸru olan ve regülasyonları oturmuÅŸ bir pazara sizin davet etmenize gerek kalmadan, tıbbi cihaz firmaları bu pazara gelirler. Pazarda doÄŸru konumlandırmayı yaparlar. Aksi takdirde siz teÅŸvik de verseniz, her türlü yatırım desteÄŸini taahhüt de etseniz, buralar düzelmeden ciddi bir yatırımcıyı buraya çekmek maalesef çok olası bir durum deÄŸil. Bu kadar rekabetin yüksek olduÄŸu bir dünyada bunu çekmemiz çok güç. Dernek üyeleri olarak bizler Türkiye’nin çok büyük bir ÅŸansıyız. Türkiye’deki bu yatırım hamlesine destek verebiliyoruz. Ancak elimizin biraz daha güçlenmesi lazım. Türkiye’deki bu alacak konusunun acilen, bir ÅŸarta baÄŸlı olmadan ödenmesi ve tıbbi cihazlarda sürdürebilirlik alım yöntemi fiyatlamasının saÄŸlanmasıyla beraber, bizde merkezlerimize giderek ‘Gelin Türkiye’de yatırımlarınızı yapın’ diyebiliriz”ÇİN’DEN AYRILACAK FİRMALARI TÜRKİYE’YE ÇEKMEK İÇİN LOBİ YAPABİLİRİZ’Covid-19 ile beraber Çin’deki tedarik zincirinde ciddi aksamaların olduÄŸuna dikkat çeken Öztürk, ‘Birçok ülke Çin’deki üretimini baÅŸka yerlere almak için gayret içerisinde yer aldı. SaÄŸlık Bakanımıza katıldığı bir toplantıda arz edildiÄŸi üzere, bu tedarik zincirini kendisine üretim olarak yeni yerler arıyor. Türkiye bundan neden faydalanmasın. Tedarik zincirinin üretim zincirine yeniden paylaÅŸtırılacağı bu önümüzdeki birkaç yıllık hamle de neden hak ettiÄŸi paydayı almasın. Alabilmesi için çok hızlı bir ÅŸekilde Türkiye’de var olan bu ticaret ortamının iyileÅŸtirilmesi faydalı olacaktır. Bu olduÄŸu takdirde bizlerin Çin’den gidecek olan yatırımların bir kısmını Türkiye’ye çekmek için gerekli lobi faaliyetleri çok hızlı yapabiliriz. Türkiye’nin iÅŸgücü, mühendislik altyapısı ve coÄŸrafi konumu buna elveriÅŸlidir’Öztürk ÅŸunları söyledi: ‘SaÄŸlık sektörü herkese dokunan ve etkileyen bir sektör. Bu sektörün devamlılığı hem hastalar için önem arz etmekte hem Türkiye’nin kurmuÅŸ olduÄŸu ÅŸehir hastanelerinin devamı için önemli hem de Türkiye’nin saÄŸlık turizmindeki mevcut konumu ve pastadan büyük pay almaması için önemli. Türkiye’deki hekimlerin, dünyadaki diÄŸer meslektaÅŸlarıyla yarışırken geriye düşmemesi için yeni teknolojinin girmesi ÅŸart. Türkiye’ye yeni teknolojinin girmemesi durumunda hekimlerin hızlı ÅŸekilde dünyadaki meslektaÅŸlarından geriye düştüğünü görürüz. Bu da, Türkiye’deki yapılan ameliyatların, sunulan saÄŸlık hizmetlerinin sonucunu negatif etkiler. Türkiye’nin saÄŸlık hizmetinde turizmden aldığı payı da etkiler. Bütün bunlar bizi dünya sırlamasında geriye düşürür’ diye konuÅŸtu.’SEKTÖRÜN 16 MİLYAR TL ALACAÄžI VAR’Sektörün alacak rakamı hakkında ise Aslı İrengün Erden, ‘Resmi rakamlar olmamakla birlikte dernek üyeleri ve sektördeki diÄŸer paydaÅŸlarla birlikte yaptığımız görüşmeye göre, sektörün 16 milyar TL alacağı var. Bunun bir bölümünü medikal malzeme bir bölümün de ilaçtan kaynaklı olduÄŸu söyleniyor. Sürdürülebilir bir saÄŸlık ekosistemi için sektörün taşıdığı finansal yükün hafifletilmesi oldukça önemli’ ÅŸeklinde konuÅŸtu. – İstanbul
Bir önceki yazımız olan Son dakika sağlık: Pandemi sürecinde saç ve cilt bakımı nasıl yapılmalı? başlıklı makalemizde Haber ve Sağlık hakkında bilgiler verilmektedir.